Türkiye-Afrika Ekonomi ve İş Forumu

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Türk Eximbank Genel Müdür Yardımcısı Enis Gültekin, “Afrika’daki altyapı projelerinin finansmanında ve kısa vadeli ticaretin finansmanında biz Türk Eximbank olarak çok önemli bir rol oynuyoruz. Bu iki konu için alternatif yollar bulmaya çalışıyor ve mevcut engelleri aşabilmenin yollarını arıyoruz.” dedi.

Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu’nun (DEİK) düzenlediği Türkiye-Afrika Ekonomi ve İş Forumu kapsamında gerçekleştirilen “Türkiye-Afrika Ortaklığı: Kovid-19 Sonrası Ekonomik İyileşme Süreci” başlıklı panele, Türk Eximbank Genel Müdür Yardımcısı Enis Gültekin, Aktifbank Uluslararası Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Muzaffer Suat Utku, Afrika Kalkınma Bankası Tarım ve Kırsal Finans Bölümü Özel Sektör ve Karma Finans Yatırımları Müdürü Eren Kelekçi, ECOWAS Yatırım ve Kalkınma Bankası Finans ve Kurumsal Hizmetler Başkan Yardımcısı Dr. Mabouba Diagne, Afreximbank Danışmanlık&Sermaye Piyasaları Direktörü Ibrahim Sagna katıldı.

Türk Eximbank Genel Müdür Yardımcısı Gültekin, panelde yaptığı konuşmada, Afrika’nın ihtiyaçlarını Eximbank perspektifinden düşündüklerinde altyapı yatırımlarının öne çıktığını söyledi.

Afrika’da hastane yapımından yol yapımına kadar birçok sektörde altyapı yatırımına ihtiyaç bulunduğunu dile getiren Gültekin, altyapı projelerinin finansmanının nasıl sağlanacağının en önemli konulardan biri olduğunu vurguladı.

Gültekin, Afrika Kalkınma Bankası’nın çalışmasına göre, yıllık olarak bütün Afrika’nın altyapı yatırım ihtiyacının yaklaşık 130-170 milyar dolar olduğunu aktararak, şöyle konuştu:

“Buradaki finansman açığı da 52-92 milyar dolar. Yani Afrika’daki yatırımları yıllık olarak sürdürebilmek için normal şartlarda, pandemiyi dışarıda bırakıyorum, yıllık 52-92 milyar dışarıdan finansman gelmesi lazım. Bunun finansmanında bir tarafta Türk Eximbank’ın da dahil olduğu Export Credit Agency’ler (ECA) var bir taraftan da özel bankalar, yani özel finans kurumları var. Burada ECA’lar özel sektörün gidemediği projelere uzun vadeli destek veriyor. Ancak bu desteklerin uluslararası kurallar çerçevesinde yapılması gerekiyor. Dolayısıyla ECA finansmanı daha sıkı kurallara bağlı.”

ECA finansmanıyla projelerin finansmanının gittikçe zorlaştığına dikkati çeken Gültekin, “Altyapı projelerinin finansmanında ECA’larla özel finans kuruluşlarının, yani bankaların bir araya gelmesi ya da birden fazla ECA’nın bir araya gelerek model geliştirmesi gerekiyor. Bu ihtiyaçtan yola çıkarak biz de Türk Eximbank olarak farklı projeler gerçekleştirdik. Dünyanın önde gelen ECA’larıyla anlaşmalar yaptık.” diye konuştu.

Gültekin, düşük maliyetli fonları gelişmekte olan ülkelere kanalize etmek için risk paylaşımının kaçınılmaz olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

“Bizim gibi ECA’ların sigorta ya da garanti vererek risk paylaşımıyla büyük projelerin finansmanını gerçekleştirmesi mümkün. Burada birden fazla ECA iş birliği de olabilir. Ne kadar çok olursa ilgili finansman kuruluşunun riski o aranda düşmüş olacak. Bu risk paylaşımını yapmak çok da zor görünmüyor. Bizim gibi ECA’lar kendi ülkesinin şirketini destekleme eğiliminde olduğu için bunların bir araya getirilmesi önemli oluyor. Örneğin 2-3-4 farklı ülkenin müteahhidinin bir projede ortak hareket edebilmesi gerekiyor. Böyle bir durumda hem finansman maliyeti ucuzlamış hem de risk paylaşıldığı için aşağıya çekilmiş oluyor. Türk Eximbank olarak, bizim son dönemde üzerinde çalıştığımız yöntemlerden bir tanesi de bu.”

“10 milyar dolara yakın sevkiyat alacak sigortası altında gerçekleşti”

Enis Gültekin, Afrika kıtasında faaliyette bulunan çok uluslu finansal kurumlarla anlaşma yaptıklarını belirterek, çok uluslu finansal kurumların yerel bankalara finansman sağladığını, böylece projelere dolaylı destek olduklarını anlattı.

Afrika ile kısa vadeli ihracatın finansmanının Türk Eximbank için çok önemli olduğunu vurgulayan Gültekin, şunları kaydetti:

“Türkiye’den Afrika’ya yapılan ihracatı banka olarak desteklemekle mükellefiz. Kısa vadeli alacak sigortası ürünü sağlayarak Afrika’da alıcılara limit tahsil ediyoruz. Türkiye’den Afrika’ya satılacak mallara ilişkin bir sigorta limiti altında malların satışını kolaylaştırıyoruz. Yaklaşık 963 milyon dolarlık bir alıcı limitimiz var. Bizim toplam alıcı limitlerimiz arasında Afrika, yüzde 10’luk bir paya sahip. Alıcıların miktarını artırarak Türkiye’nin ihracatını destekleyebiliriz. Ayrıca, oradaki ham madde ihtiyacının karşılanması ve nihai mal ihtiyacının karşılanmasına destek olabiliriz. Alacak sigortasını biz çok önemsiyoruz. Alacak sigortası olmaksızın ticari ilişkinin kurulması kolay olmuyor. İlişkilerde belli bir tarih oluşturulması gerektiği için zaman alıyor.”

Son 10 yılda Afrika’ya yapılan yaklaşık 10 milyar dolara yakın sevkiyatın alacak sigortası altında gerçekleştiğini aktaran Gültekin, “Türk ihracatçısına yönelik 40’a yakın programımız var. Biz ihracatın gelişmesini çok önemsiyoruz. Afrika’nın altyapı projelerinin finansmanında ve kısa vadeli ticaretin finansmanında Eximbank olarak çok önemli bir rol oynadığımızı düşünüyoruz. Bu iki konu için alternatif yollar bulmaya çalışıyoruz, mevcut engelleri aşabilmenin yollarını arıyoruz.” şeklinde konuştu.

Kaynak: Anadolu Ajansı / Ergin Garip